Adak (Nezir) Nedir? Hükmü, Şartları ve Bağış Yolları
Arapça’da “nezir (nezr)” kelimesiyle ifade edilen adak, fıkıhta “kişinin dinen sorumlu olmadığı bir ibadeti, Allah Teâlâ’ya söz vererek kendisine vacip kılması” şeklinde tanımlanır. Diğer bir deyişle, farz veya vacip hükmünde olmayan bir ibadeti yapmayı taahhüt ederek kişinin kendi üzerine borç kılmasıdır. (Bkz. Mevsılî, el-İhtiyâr)
Kur’an-ı Kerim, sözde durmanın ve ahde vefanın önemini vurgular:
- “Ey iman edenler! Akitlerinize sadık kalın…” (el-Mâide, 5/1)
- “Sözleşmeyi (ahdi) yerine getirin…” (el-İsrâ, 17/34)
- “Allah’a verdiğiniz sözü yerine getirin…” (en-Nahl, 16/91)
Ayrıca, yapılan adakların yerine getirilmesi de övülen davranışlar arasındadır:
- “Onlar (iyi kullar) adaklarını yerine getirirler…” (el-İnsân, 76/7)
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de Allah’a itaat niteliğindeki adakların mutlaka yerine getirilmesini istemiş, ancak Allah’a isyan içeren veya haram bir fiil barındıran adakların geçersiz olacağını belirtmiştir. (Buhârî, Eymân, 28, 31; Müslim, Nezir, 8)
Adağın Dindeki Yeri
Adağın yerine getirilmesi;
- Kur’an,
- Sünnet,
- İcma (Âlimlerin görüş birliği) ve
- Akıl delili ile sabittir.
Bazı âlimler, hiçbir dünyevî menfaat beklemeden sadece Allah rızası için adak adamanın uygun olduğunu düşünür. Öte yandan, dünya işlerinde başarı elde etmek niyetiyle belli şartlara bağlı adakta bulunmak, hadislerden yola çıkarak tavsiye edilmemiştir:
- “Adak, Allah’ın takdirini değiştirmez, sadece cimrinin malını eksiltir.” (Buhârî, Eymân, 26; Müslim, Nezir, 2)
Hadislerden anlaşıldığı üzere, Hz. Peygamber (s.a.v.), “şarta bağlı” adakları hoş karşılamamıştır. Bazı âlimler bu tür adakların mekruh olduğunu ifade etmişlerdir. Ancak, isyan ve günah içermediği sürece adak adanmışsa, onu yerine getirmek vacip kabul edilir.
Adakla İlgili Şartlar
Bir adağın geçerli olabilmesi için hem adağı adayan kişiyle hem de adağın konusu olan fiille ilgili bazı şartların yerine getirilmesi gerekir.
1. Adakta Bulunan Kişiye Dair Şartlar
- Müslüman olmak: Adağı geçerli kılabilmek için adakta bulunan kimsenin İslam’a mensup olması.
- Akıl Sağlığı ve Ergenlik Çağı: Kişinin akıl sağlığının yerinde olması ve büluğ çağına (ergenlik) ermiş bulunması.
2. Adağın Konusuna Dair Şartlar
- Farz veya Vacip Cinsinden Olmalı Adanan şey, namaz kılmak, oruç tutmak, sadaka vermek, kurban kesmek gibi ibadet türlerinden biri olmalıdır. Hasta ziyareti, mevlid okutmak, türbede mum yakmak veya benzeri uygulamalar adak konusu sayılamaz.
- Bizzat Amaçlanan İbadet Olmalı Başka bir ibadete vesile olan (abdest almak, ezan/kâmet okumak vb.) fiiller adak kapsamına girmez.
- Zaten Mükellef Olunan İbadet Olmamalı Kişinin Ramazan orucu, farz namaz gibi zaten yükümlü olduğu ibadetleri adaması geçersizdir.
- Madde ve Din Açısından Mümkün Olmalı Adanan eylem veya mal, hem dinî açıdan meşru hem de maddi olarak kişinin mülkiyetinde bulunmalıdır. Mesela, sahibi olmadığı bir malı adamak geçersizdir.
- İsyan, Günah veya Bidat İçermemeli Allah’a isyan sayılabilecek fiiller ya da haram, bidat, günah teşkil eden davranışlar adak konusu olamaz.
Şarta Bağlı Adaklar
“Bir işi yapmazsam (veya yaparsam) … kadar oruç tutacağım” gibi şarta bağlı adaklarda, şart gerçekleştiğinde adak yerine getirilebilir ya da yemin keffâreti ödenerek durum telafi edilebilir. Hanefîlere göre, bu tür sözler yemin niteliğinde değerlendirilir ve keffâret daha isabetli bir seçenek olarak görülür.
İyilik Derneği ile Adak Bağışı
Adak kurbanınızı ya da adak sadakanızı güvenilir bir yardım kuruluşu aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak, hem ibadetinizi doğru şekilde ifa etmenizi hem de toplumsal yardımlaşmayı güçlendirmenizi sağlar. İyilik Derneği, bu noktada güvenilir bir iş ortağı olarak:
- Bağışladığınız adak kurbanını İslami usullere uygun şekilde keser,
- Etini gerçek ihtiyaç sahiplerine dağıtır,
- Size kesim sonrasında gerekli bilgilendirmeyi yapar.
Böylece adağınızı yerine getirirken, hayırseverliğinizin bereketini de geniş kitlelerle paylaşma imkânı bulabilirsiniz.
Adak, Müslümanın ibadet bilincini güçlendiren, Allah rızası için yapılan bir taahhüttür. İslam âlimleri, yalnızca Allah’ın rızasını gözeterek adakta bulunmanın faziletli olduğunu belirtirler. Ancak dünyevi bir menfaat umarak şart koşulan adakların, Hz. Peygamber (s.a.v.) tarafından tavsiye edilmediği de açıktır. Her durumda, ibadet niteliği taşıyan ve dinen sakıncası olmayan konularda adakta bulunmakta bir beis yoktur. Adağın gereği yerine getirilmediğinde ise kişinin dinî sorumluluğu devam eder. Bu ibadeti İyilik Derneği gibi güvenilir kuruluşlar aracılığıyla gerçekleştirerek, hem adağınızı hakkıyla ifa edebilir hem de ihtiyaç sahiplerine destek olmanın huzurunu yaşayabilirsiniz.
İlgili Faaliyetler

Adak Kurbanı
Adak Kurbanı Nedir? Adak kurbanı, bir kişinin Allah’tan bir istekte bulunması ve bu isteğin gerçekleşmesi halinde, o dileğe icabet ettiğine inanarak adağını yerine getirmeyi kendisine...

Kurban
Kurban, dinimizde hem manevi ibadet hem de toplumsal yardımlaşmanın simgesi olarak önemli bir yer tutmaktadır. Kurban ibadeti, Allah’a yaklaşmak, O’nun rızasına ermek ve aynı zamanda...
Benzer Haberler: Genel
Vergi, Zekât Yerine Geçer mi? Zekât Nasıl ve Ne Zaman Ödenmeli? Gümüşün Zekât Nisabı
Zekât, İslam’ın beş temel şartından biri ve her Müslüman’ın maddi açıdan dayanışma ruhunu canlı tutan önemli bir ibadettir. Ancak gerek...
Teşrîk: Kurban Bayramı Günlerinde Tekbir Geleneği
Teşrîk, Arapça “التشريق” kelimesinden türetilmiş olup; sözlük anlamı “doğuya doğru gitmek, eti parçalayıp kayalar üzerine sererek güneşte kurutmak” gibi manalara...
Su Kuyusu Bağışı ile Afrika’da Su Krizine Kalıcı Çözüm
Afrika’da 900 milyondan fazla insan, güvenli içme suyuna erişim konusunda büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Her gün binlerce çocuk, kadın ve yaşlı,...
Sadaka-i Cariye Nedir?
Sadaka-i cariye, kişinin amel defterinin ölümünden sonra da açık kalmasına vesile olan ve sürekli sevap kazandıran bir hayır çeşididir. Arapça...